Jupiter Ascending
Kısa bir aradan sonra tekrar herkese merhaba. Aslında yazacak şeyim çoktu. Bu ara -kendimi tebrik ediyorum- eski hızıma döndüm ve bol bol kitap okuyorum. Çok mutluyum haliyle. Onun dışında da yorumlanacak filmler, yazılacak Oscar tahminlerim yazısı ve tabi ki devam etmesi gereken röportajlar vardı. Ama; doğruyu söylemek gerekirse, bu aralar içimden hiç yazmak gelmedi. Yazı yayınlamak istemedim. Malum olaylar gerçekten soğuttu beni biraz. Böyle şeyler oluyorken, kalkıp da eğlenceli yazılar yazamam dedim. Ama artık geri dönme vaktidir diyorum ve 1 hafta önce izlediğim "Jupiter Ascending" in yorumuyla buradayım. :)
Filmi, geçen yaz sanırım ilk fragmanını izlediğimde merak etmiştim. Hoşuma gitmişti. Bilim kurgu çok severim zaten. Ayrıca, yönetmenlerin de Matrix'in yaratıcıları "Wachowski Kardeşler" olduğunu öğrenince, merakım arttı. Bir önceki "Cloud Atlas" hezimetini unutmuş değilim tabi, o ayrı. Film yurtdışında fazla ses getirmedi ki böyle bir film de ancak bu kadar diyorum. Ama ben ülkemizde vizyona girer girmez izledim. Wachowski Kardeşler, filmin hem yönetmenliğini hem de senaristliğini yapıyor. Kadroda; Channing Tatum, Mila Kunis, Sean Bean, Eddie Redmayne gibi birçok tanıdık yüz var. Ama biz en çok, Kunis&Tatum ikilisini izliyoruz filmde.
Kısaca konudan bahsedecek olursam; biraz "Galaksinin Koruyucuları"nı andırıyor diyebilirim. Yine oradaki gibi Dünya'yı aşıp, evrene ve diğer gezegenlere-galaksilere gidiyoruz. Dünya, aslında çok çok küçük bir parça ve tek işlevi diğer gezegenlerde zamanın işlemesini sağlayan şey olan hasadı sağlamak. Dünya insanlarının hiçbir değeri yok gözlerinde. Mila Kunis'in canlandırdığı Jupiter, parasız ve sıradan bir tuvalet temizleyicisi gibi gözüküyor ama hiç de sıradan değil. Spoiler vermemek adına söylemiyorum ama çok çok önemli biri. Tabi, bunu bilenler de onun peşine düşüyor doğal olarak. Channing Tatum'un oynadığı Caine; de aslında Jupiter'i bulmak için tutulan bir avcı ama onu tanıyıp da kim olduğunu öğrenince, işler bambaşka bir hal alıyor. Film bu şekilde başlıyor zaten. Gerisini anlatmayayım artık ama gerisi bolca macera, bolca aksiyon diyebilirim.
Film hakkında fazla da bir yoruma gerek görmüyorum. Çünkü, öyle fazla anlatacak da bir şey yok bence. Daha iyi bir film beklerdim açıkçası. Genel olarak sıkılmadım diyebilirim ama bazı yerlerde ne olduğunu anlayamadım. Görsel anlamda ve aksiyon anlamında gayet doyurucu bir film ama kurgu-senaryo kısmı çok çok çok eksik bence. Bir kere daha filmin başında, kıza gelip "Sen aslında böylesin." diyorlar ve kız iki sn şaşkınlıktan sonra "Peki, hadi gidelim". moduna geçiyor. Allah Aşkına, böyle bir şey mümkün mü? İnandırıcılık zayıftı bence. Sonra, bunlar bir şeylere uğraşıyorlar, evet aslında "genel" olarak anlatıyorlar neyin peşinde olduklarını ama altyapı pek sağlam değil bence. Yani daha derin bir bilgi verilebilirdi. Nedenler daha iyi açıklanabilirdi bana göre. Ama senaryodaki boşluklara kafayı takmazsanız, görsellik ve filmdeki heyecanlı sahnelerle gayet de keyif alacağınıza eminim. Yani öyle çok kötü, bu nedir tarzı bir film de değil kesinlikle.
Oyunculara değineyim biraz. Mila Kunis, bence iyiydi ama fazla da zorlamamış kendini bence. Biraz umursamaz bir oyunculuğu vardı, kötü değildi ama çok daha iyi olduğu filmler var. Channing Tatum ise, bu yıl gerçekten yükselişte ve yine en iyi şekilde canlandırmış rolünü. Gözleriyle, karakterin içindekileri yansıtmayı başarmış. Diğerleri de az gözükmelerine rağmen fena değildi ama özellikle Eddie Redmayne'yi çok beğendim ben. Onun o ses tonu, insanın tüylerini diken diken ediyor. Ağlaması, konuşurkenki tavırları. Gerçekten en beğendiğim isim oldu filmde. Filmde kullanılan müzikler de güzeldi, filmle iyi bir bütünlük oluşturuyordu. Bu arada, film aslında 3D vizyona girdi ama ben normal haliyle izledim. Bazı sahnelerde "Bu filmin 3D hali baya güzel olurmuş aslında." diye düşündüm. Siz şansınız varsa, öyle izleyin derim.
Uzun bir yoruma gerek yok dedim ama yine baya konuşmuşum. Sonuç olarak; film güzeldi. Keyifli vakit geçirdim ama o kadar. Yer yer saçma bulduğum şeyler de oldu, senaryoya şaşırdığım da. İzlemezseniz çok şey kaybetmezsiniz ama izlerseniz de iyi vakit geçirip, dünya halinden uzaklaşabilirsiniz bence. İzleyen varsa aranızda, yorum bırakın lütfen. Merak ediyorum siz nasıl buldunuz. Benden çok seven de vardır eminim ya da hiç ama hiç sevmeyen de. Filmin IMDB sayfasına gitmek için, tıklayın.
Artık geri döndüğüme göre, eski tempoda yazı yayınlamaya devam edebilirim umarım. Ayrıca, çok çok yakın zamanda yeni bir röportaj da burada olacak. Takipte kalın ve kendinize iyi bakın! :)
Puanım: 3/5
0 yorum: