ORTA BOY POPCORN'LA RÖPORTAJLAR 21 / THİNBOOKS (ECMEL)
Herkese yeniden selam! Nasılsınız? Yılın son günlerini yaşıyoruz artık. Umarım, bu son günler iyi geçer ve hepimiz yılı iyi kapatırız. Röportajları yıl bitmeden bitirmeyi planlıyorum, başarabilirsem. 21. konuğum; hepinizin bildiğini düşündüğüm, videolarıyla ve özellikle instagramıyla kitap severlerin yakından takip ettiği Ecmel. Blogunun adıyla "thinbooks". Hem kitap hem de kendi adıyla aldığı iki de kanalı var. Teklifimi kabul ettiği için tekrar teşekkür ediyorum buradan kendisine. Malesef okul yoğunluğu ve evde değil de yurtta olması sebebiyle video çekemedi. Tabi üzücü oldu bu ama yine de cevaplarını iletti. Bu arada, beni sosyal medyadan özellikle snapchat-instagram ve facebook hesaplarımdan takip edebilirsiniz. Ve blogdaki ADA çekilişine de katılmayı unutmayın! Ecmel'i yakından tanımak isteyenler için, röportaja başlayalım:
Öncelikle,
röportaj teklifimi kabul ettiğin için çok teşekkürler! Çok eğlenceli bulduğum
ve yazılarını/videolarını keyifle takip ettiğim birisin, katılacak olman çok
mutlu etti beni. Video çekecek olman ise ayrıca harika! Biraz fazla soru sordum
ama çoğu kısa cevaplı. Sorulara geçmeden, bize biraz kendinden bahseder misin?
Kimdir, nasıl biridir Ecmel?
Çok teşekkür ederiim*-* Benim de ilk röportajım olacak o yüzden
çok mutluyum. 96 doğumluyum ben, üniversiteye gelmeden önce Ayvalık'ta yaşadım
hep. Şimdi de İzmir Ekonomi Üniversitesinde Psikoloji okuyorum.
Sorular:
Sorular:
1) Klasik soruyla başlayalım. Nereden esti bu blog
açma fikri? Ayrıca neden kitap blogu diye de sormak istiyorum?
Çok küçük yaşımdan beri internetle içli dışlıyım. Arkadaşlarımla
3D karakter programlarını kullarak çizgi romanlar yaptığımız bile olmuştu. Bir
şeylerle uğraşmayı, bu yaptıklarımı başkalarıyla paylaşmayı seviyorum. Kendi
kendime kitap okuyup düşündüklerimi kimseyle paylaşamamaktan sıkıldığımda da
Instagram'da thinbooks'u açtım.
2) Hiç açtığına pişman olduğun ya da artık uğraşmak
istemediğin için veya başka bir sebeple bırakma noktasına geldiğin oldu mu?
Hayır olmadı ama bazen birkaç günlüğüne anasayfama bakmayı
bırakıyorum, geçiyor sonra.
3) Blog açmadan önce de blogları okuyan,
bloggerları az çok bilen biri miydin?
Kitap bloglarından bahsediyorsan hayır, kimseyi tanımıyordum.
Onun dışında okuduğum birkaç blog vardı çok eskiden.
4) Peki Youtube'a geçme fikri nasıl ortaya çıktı?
Hep aklında mıydı? Ve blog ile kanalın bu kadar büyüyeceğini, bu noktaya
geleceğini önceden tahmin eder miydin?
Instagram'ı açmadan önce de asıl isteğim YouTube olmuştu ama
tanıdığım yokken, çevrem yokken bir YouTube kanalı açmak gözümü korkuttuğu için
geçiştirdim hep. Hayır, kesinlikle tahmin etmiyordum. 1000 abonem olduğunda
havalara uçmuştum zaten*-*
5) Blogun ve kanalın şu an istediğin noktada mı? Ya
da senin özel bir amacın yok da sadece keyif için mi yapıyorsun? Ve gelecek
için düşündüğün bir şeyler var mı blogla-kanallarla ilgili?
Bir şey benim için işe döndüğünde veya ciddi bir hal aldığında
anında keyif almayı bırakıyorum o yüzden kitap instagramım ve kanalım her zaman
keyif almak için yaptığım bir hobi olarak kalacak benim için. Onun dışında
diğer kanalım "Ecmel Soylu" ile daha çok ilgileniyorum şu sıralarda
ama.
6) İlk ne zaman “Tamam, ben emeklerimin karşılığını
almaya başladım. Okunuyorum,” dedin? Youtube için izleniyorum da diyebiliriz?
Başkalarına
yardımcı olabildiğimi anladığım zamanlarda. Yorumlar çok önemli o yüzden.
"Senin tavsiyenle bu kitabı aldım çok beğendim." veya "Senin
sayende diş teli takmaktan korkmuyorum." tarzı yorumlar.
7) Yeni blog açmaya karar verenlere verebileceğin
tavsiyeler neler olurdu? Şimdi olsa farklı yapardım dediğin şeyler var mı
mesela? Bir de artık çok fazla blogu olan kişi var. Bu sebeple tutunmak ve
emeğinin karşılığını almak daha da zor.
Öyle sanırım evet. Instagramı ilk açtığımda 700 takipçi sayısı
inanılmaz büyük bir sayıydı. Benim için hala 700 büyük bir sayı ama şimdilerde
1000-2000 takipçisi olan bile "littlebookstagram" gibi bir şey
oluyormuş sanırım. Ben o sıfatı pek anlamıyorum... 1000 küçük bir sayı değil ki
:') Her neyse, bana kalırsa Instagram'da en önemli şey fotoğraf. Ben ordaki upuzun
yorumları pek okumuyorum mesela. Yorum okumak, dinlemek istersem YouTube'a,
Goodreads'e bakıyorum. Instagram benim için biraz estetik anlamda öne çıkıyor
ama kişiden kişiye göre değişir bu.
8) Kanal için de aynı şeyi sorayım. Youtube'a
girmek isteyip çekinenlere ne söylemek istersin? Başta senin de korkuların
vardıe elbet.
YouTube biraz daha hassas bir yer. Nereden nasıl bir yorum
geleceğini kestiremiyor insan. Ben çok ama çok kötü yorumlar aldım mesela. Çok
fazla hassas biri olsaydım şimdiye kapatmıştım kanalımı. Kanal açmak isteyen
varsa biraz umursamamayı öğrenmeli bence. Nitelikli eleştiri ve boş eleştiri
arasındaki farkı anlayıp hangilerini ciddiye alacağını, hangilerini kafasına
takmaması gerektiğini çok iyi ayırt etmeli. Yoksa ciddi manada moral bozucu
şeyler olabiliyor.
9) Sence kanal açmak için illa ki çok iyi bir
kamera, ekipman vs.. gerekiyor mu? Sen dikkat ediyor musun bu tarz şeylere?
Masraflı bir iş mi yani bu?
Hayır şart değil bence yahu. Ben ilk açtığımda orta düzeyli bir
kameram vardı, tripod olarak da kitapları üst üste diziyordum. Ben kaliteli
şeylerin daha çok izlendiğini düşündüğüm için dikkat ediyorum ama evet. Eski
kameramdan çok daha iyi bir kamera aldım, tripod da kullanıyorum. Videolarım
daha çok içime siniyor artık.
10) Youtube'da bir değil iki kanalın var üstelik!
Kitap dışındaki kanalı açma fikri ne zaman ortaya çıktı? İkisini bir yürütmek
zor olmuyor mu?
Kitaplar dışında çok soru geliyordu. Nasıl ders çalışıyorsun,
nerede okuyorsun, diş teli takmak hakkında konuşur musun... gibi. Başka bir
kanal açayım dedim ben de. Pek zor olmuyor, keyifle yapıyorum.
11) Youtube demişken.. Eskiden sadece girip müzik
veya fragman videoları vs.. izlenen bir yer iken şimdi çok büyük bir platforma
dönüştü. Artık bloggerlar bir süre sonra oraya geçiyor. Sence bu iş nereye
gidiyor? Birkaç seneye bloglar unutulur, çoğu kişi Youtube'a transfer olur
diyor musun?
Bence öyle. Dediğim gibi, ben zaten blog okumuyordum ama
YouTube'da bir sürü kişi izliyordum. Tanıdığım çoğu kişi en az bir kanalı takip
ediyor ama blog okuyan kimse yok.
12) Bir youtuber olarak, sen kimleri izliyorsun
peki? Booktuberlar dışında da olabilir?
İlk aklıma gelen kişi Jacksfilms. Mizah anlayışını seviyorum
baya. Nigahiga, Will Darbyshire, Grav3yeardgirl var bir de. Türklerden de severek
izlediğim Ağır Mimar var.
13) Neden "thinbooks" ? Bu ismi sen mi
buldun, bir anlamı var mı?
Hiçbir anlamı yok. :') Kısa olsun, İngilizce olsun, içinde book
kelimesi geçsin istemiştim sadece. Bir de o sıralarda Yolun Sonundaki Okyanus'u
okuyordum. İncecik bir kitap olduğu için thinbooks olsun bari demiştim.
14) Blogun kahve tonlarında. En sevdiğin renk mi? Ve
üstteki logoyu sen mi yaptın, çok güzel bence?
Ay bunu fark etmene çok sevindim*-* En sevdiğim renk kahverengi
evet. Logoyu ben de çok seviyorum, arkadaşım yapmıştı.
15) Edit olayı ile alakan ne boyutta? Ciddi
uğraşıyor musun videoların için? Ve cevap evet ise, hangi programı
kullanıyorsun? Zor mu bu işler?
En çok editlemeye zaman ayırıyorum. Videonun çekme kısmı o kadar
zahmetli değil zaten ama editlemek için saatler harcadığım oluyor. Bence
videonun editi en önemli kısımlardan biri. Adobe Premiere Pro kullanıyorum.
Başlarda zorlanıyordum ama şimdi belli başlı şeyleri öğrendim.
16) Böyle bir soru sorulmaz biliyorum, çocuk seçmek
gibi bir şey ama hangi kanalını daha çok seviyorsun?
|
Ve bir 5 yıl sonra kanallarını-bloglarını nerede görüyorsun?
Ana kanalımı yani Ecmel Soylu'yu daha çok seviyorum. Oraya
yönelik videolar çekip editlemek daha keyifli benim için. 5 yıl sonrasını
tahmin edemiyorum ya, ne olacağını kestirmek çok zor.
17) Sence yazmak mı video çekmek mi daha kolay?
Hangisinde daha rahatsın?
Video çekmek daha kolay geliyor. Konuşurken daha rahatım
kesinlikle.
18) Blog ve kanal hepimize birçok arkadaş kattı.
Sen böyle olacağını düşünür müydün? Sence ne kadarı gerçek bu ilişkilerin?
Ben en yakın arkadaşımla ortaokuldayken internetten tanıştım.
Şimdi ikimiz de İzmir'de yaşıyoruz mesela. Dedim ya küçüklükten beri
internetteyim diye, o yüzden de gerçek hayattaki arkadaş sayım kadar bir de
yüzünü bile görmediğim ama çok sevdiğim kişiler var internetten tanıştığım.
Benim için ikisi de aynı şey, fark etmiyor.
Biraz da kitap sorularına geçelim.
19) Kitaplar ve okumak senin için ne anlam ifade
ediyor?
Biraz odunca bir cevap olacak ama bilmiyorum. Benim annem de
babam da abim de çok okur. Ben doğduğumda zaten evde bir ton kitap vardı, annem
bana kitap okurdu sürekli. Biri bana "Aaa kitap mı okuyorsun, ne
güzel!!" dediğinde o soruyu "Aa yemek mi yiyorsun, ne güzel!!"
diyormuş gibi algılıyordum küçükken. Benim için anormal bir durum değildi yani.
Etrafta kitapların olması, kitap okumak çok doğal bir şey benim için o yüzden.
Çok sevdiğim bir şey olduğunu söyleyebilirim tabii ki ama. :D
20) Nasıl okumaya başladın? Şu anki boyuttan
bahsediyorum tabi. Örnek aldığın biri mi oldu ya da kim teşvik etti? Ve “İşte
ben bu kitaptan sonra kitap kurdu oldum.” Dediğin bir kitap var mı?
Bir önceki soruda anlatmışım her şeyi. Annem kitap okurdu bana
çok. Abim de okuma yazma öğrendiğim gibi ilk kitabımı verdi okumam için. Sonra
da okumayı pek bırakmadığım için özellikle bu kitap bana okumayı sevdirdi
diyemem sanırım ama Roald Dahl kitapları olabilir.
21) Bu da buradan bize okuyanlara bir mesaj olsun.
Sence kitap okumak isteyen ama alışkanlığı olmayanlar veya sıkılanlar ne
yapmalı? Nasıl bir şeyle başlamalılar?
Bir şeyi yapmaya çalışırken sıkılmanın ne demek olduğunu
bildiğim için asla ama asla zorlamasınlar kendilerini. Etrafındakiler "Şu
tarz kitapları oku, onlar boş kitaplar." diyorsa ve 'Şu tarz kitaplar' onların
ilgisini çekmiyorsa 'boş kitap' okumaya çalışsınlar. Çizgi roman veya. Mutlaka
ilgilerini çekecek bir tür vardır.
22) Peki ülkemizdeki okur sayısının (ve her çeşit
kitap okuma anlamında) artması için sence ne gibi şeyler yapılabilir? Herkese
sorduğum sorular bunlar, umarım sıkmaz.
Ben hep diyorum bunu ya, çocuk ilkokuldayken okuduğu kitaplara
kimse karışmıyor. "Çocuk kitabı okuyor, çocuk çünkü." diyorlar
mesela. Çocuk ortaokula geçtiği anda çevredeki herkes edebiyatçı kesiliyor
birden, kimin nasıl kitap okuyacağına onlar karar vermeli ya. 100 Temel Eser
dışında başka bir şey okunmamalı düşüncesine giriyorlar birden. Okunsun onlar
da, okunmasın demiyorum ben. Buna karşı değilim ama diğer kitaplar pis, kaka,
boş oluyor birden. Benim ne okuduğuma kimse karışmadığı için hala kitap okumaya
devam ediyorum mesela belki ben. Ortaokulda burnuma komple klasik dayasalardı
ben bunalacaktım belki. Hem yaşıma uygun klasikleri okudum, hem de ilgimi çeken
her şeyi. Kimse kimseye ne okuyacağını söylemesin o yüzden. Tavsiye etsin ama
diretmesin, kimse kimseyi okuduğu şey yüzünden aşağılamasın.
23) Hayalindeki kitaplık?
Kendi kitaplığım*-*
24) Başucu kitabın? Kitapların? Bir de bu başucu
kitabının olayı nedir yahu?
Benim yok başucu kitabım :') Tam bilmiyorum ben de. En sevdiği
kitapları koyuyorlar arada göz atmak için sanırım. Ortalıkta bulunsun diye.
25) Kitaplarda okuduğun karakterlerin yerine
kendini koyuyor musun okurken?
Yaşadıkları veya düşündükleri şeyler benimkilerle benzerse, bazen.
26) Ve diyelim ki bir kitabın içine giremiyorsun
bir türlü olmuyor ama onu okuman gerek/istiyorsun. Ne yaparsın?
Okumam şimdilik, bırakırım. Zorlamayı sevmiyorum.
27) Bir kitapta seni en rahatsız eden şey nedir?
Mükemmel karakterler.
28) En sevdiğin 3 yazar?
Brandon Sanderson, Neil Gaiman, Patrick Ness.
29) Harry Potter’da en sevdiğin 3 büyü? (Herkesin
bildiğini varsayıyorum.)
Accio, Petrificus Totalus, Protego
30) “En sevdiğin kitap?” gibi bir soru
sormayacağım. Bu bizim gibi kitap bloggerları için eziyet. Ama en sevdiklerini
sayar mısın abartmadan?
Sissoylu: Son İmparatorluk, Kaos Yürüyüşü Serisi, Anansi
Çocukları, Me and Earl and the Dying Girl
31) Okumaktan en keyif aldığın tür? Ve "Asla
okumam" dediğin bir şey var mı?
High Fantasy. Asla okumam dediğim yok ama tarihi aşk pek ilgimi
çekmiyor.
32) Günümüzde aşırı artan Wattpad yazarları ve
hikayelerinin basılması hakkında ne düşünüyorsun? Bariz bir kutuplaşma var bu
konuda malum.
Okumak isteyen okusun ben karışma hakkını kendimde bulmuyorum.
33) Şu kitabı şu yazar yazsa keşke dediğin ya da
nasıl olurdu dediğin kitaplar ve yazarlar var mı? Ateş Serisi’ni J.K.Rowling’in
yazdığını düşünsene mesela.
Ben hiç böyle şeyler düşünmüyorum galiba ya :') Çok düz bir
şekilde okuyup geçiyorum..
34) “Keşke bu türü daha çok okuyabilseydim.”
Dediğin bir tür var mı?
Klasikler. Betimleme hiç sevmem ben. İçim bayılıyor okurken.
Okumak istediğim, okumam gerektiğini söyledikleri klasikler de betimleme
kaynıyor.
35) Bir yazarın bir özelliğini diğer bir yazarın
diğer bir özelliği ile değiştirecek olsan, bu kimler ve hangi özellikler
olurdu? Karışık olmamıştır umarım.
Vallahi çok düşündüm ama gelmedi aklıma...
36) Değişik bir soru geldi aklıma. Kitaplarla
ilgili bir şeyi değiştirecek olsan bu ne olurdu? Genel olarak, her şey
olabilir. Tek bir kitabın sonu gibi değil yani.
Duman ve Kemiğin Kızı'nın Türkiye'deki yayınevini değiştirirdim,
sayılır mı? :D
37) Kendine en yakın hissettiğin karakterler?
Stephanie Perkins'in Anna ve Lola'sı.
38) Peki ya en sevdiğin 3 karakter? Kadın-erkek
ayrı sayabilirsin diyerek işini kolaylaştırayım.
Etienne St. Clair, bir de yukarıda söylediklerim sanırım. Ben
karakter sevme konusunda iyi değilim galiba.
39) Saçını başını yolmak istediğin, okurken sana
cinnet geçirten karakterler?
Karakter sevmeme konusunda iyiyim ama. Quentin Coldwater ve
Ölümcül Oyuncaklardaki her karakter.
40) Kızıl Kraliçe'ye oldukça olumsuz yorumlar
yapmış biri olarak sana bu soruyu sormasam olmaz. Tabi ki kitaplar herkeste farklı
etki bırakır, kişisel zevk meselesi biraz. Ama sen de benim gibi bazı
kitapların çok fazla tanıtım ve göze sokulmayla abartıldığını düşünüyor musun?
Psikoloji okuyan biri olarak bu tanıtım sence ne kadar etkili okuyucu üzerinde?
İyi yorumlardan etkileniyor insan evet. Çok reklam yaparsan, çok
göze sokarsan sevilme ihtimali daha yüksek.
41) Sonunu elinde olsa kesinlikle değiştirmek
istediğin kitaplar var mı? Varsa, neler?
Ölümcül Oyunlardaki Clary ölmeliydi mesela 3. kitapta. Mis gibi.
42) Bir kitabı sana okutan en büyük etmen nedir?
Çeviri mi, konu mu, karakter mi vs..?
Konu
43) Yarım bıraktığın kitap var mı? Sonra devam eder
misin?
Var, oluyor ama çok değil. Canım isterse ediyorum devam.
44) Keşke içinde olsaydım dediğin
kitaplar-dünyalar?
Yine çok düşündüm ama yok sanırım. İlk anda aklıma gelmeyince
yok olarak kabul ediyorum hemen. :')
45) Kitaplardaki erkek karakterlerini düşünerek
“sana göre” mükemmel erkeği yarat desem, hangi karakterlerin hangi
özelliklerini alırdın?
Cricket Bell geldi direk aklıma. Büsbütün Cricket Bell'i alalım.
46) Şu ara çıkmasını en merakla beklediğin kitap?
Sissoylu'nun ikincisini bekliyordum, o çıktı. Saga'nın devamı ve
Duman ve Kemiğin Kızı'nın üçüncüsünü bekliyorum şimdi.
47) En sevdiğin yayınevleri?
İthaki (Yabancı da dahil) ve Pegasus
48) Pek çok yayınevi var artık. Çoğu de iyi işler
yapıyor. Bu işin içinde olan biri olarak, sence yayınevleri neleri farklı
yapabilir? Neler değişse güzel olur?
Aklıma illa ki değişmeli dediğim bir şey gelmedi ama bazen
çeviriler o kadar kötü oluyor ki üniversitede mütercim tercümanlık, dil ve
edebiyat okumuş o kadar mezun ne yapıyor diye düşünmüyor değilim.
49) Ve gelelim esas merak ettiğim konuya. Kitap
fuarlarının gediklisi olarak, fuarlar hakkında düşüncen ne? Nasıl bir ortam
oluyor ve sence neler farklı olabilir? Geçen yıl gelip seninle konuşamadığım
için hala üzgünüm.
Güzel oluyor, çok keyifli bence. Kitap fiyatları internette yine
daha uygun oluyor ama o kitap okumayı seven kişilerin bir yerde toplanması çok
güzel. Olsun bu sene görüşürüz mutlaka*-*
50) Bize şu ana kadar fuarlarda başına gelen en
ilginç-farklı ve en eğlenceli anını anlatabilir misin? Satış da yaptığın için
birçok komik şey yaşamışsındır eminim.
Aklıma iki üç tane komik şey geliyor. Birincisi Gri'nin Elli
Tonu'na "Mr Grey Sizi Bekliyor" diyen amca, ikincisi görevli bir
arkadaşın ricası üzerine standa gelen müşterilere sakince Büyücüler anlatmaya
çalışmam ama başaramamam, üçüncüsü de Senden Önce Ben'i alıp poşetini
beğenmeyince kitabı iade eden kız.
51) Bir de, NE OLACAK BU PEGASUS'UN FİYATLARI
Ecmel?
İnan bilmiyorum yahu :')
52) Sence bir aşk kitabında olması gerekenler
neler? Malum, günümüzde fazlaca örnek var.
Olmaması gereken şey: Gerçeküstü mükemmellikte karakterler.
53) Peki ya bir distopyada? Onun da örnekleri
gittikçe artıyor ama çoğu birbirine benziyor.
Ben sıkılıyorum distopyalardan bir süre sonra. Gerçekten
birbirine benziyor hepsi artık. Bilmiyorum daha iyi nasıl olur.
54) Kitapların filme çekilmesi hakkında ne
düşünüyorsun? Sence güzellikleri bozuluyor mu yoksa görsel ve işitsel hale
gelmeleri daha da mı güzel?
Olumsuz bir düşüncem yok, çekiyorlar izliyoruz işte ne güzel :')
Güzelliği niye bozulsun, kitap duruyor zaten. Film halinin kötü olmasının
kitaba bir etkisi yok ki.
55) Blog turları hakkında ne düşünüyorsun peki?
Kitap satışını etkiliyorlar ciddi olarak. Sen hiç içinde olmak ister miydin?
Dahil olduğum bir tur grubu var zaten ama sadece kendi tur
grubumu takip ediyorum. Turlar yavaş yavaş kayboluyor bence maalesef.
56) Klasikleri seviyor musun? Düşüncen nedir?
Okuyorsan, en sevdiklerin hangileri?
Betimlemede boğulmamış klasikleri seviyorum, okumaya çalışıyorum
ama genel olarak canım pek istemiyor.
57) Klasikler demişken.. Şu soruyu sormak
istiyorum. Sanki artık çoğu kişi tipik gençlik kitaplarını, popüler kitapları
okuyor gibi sadece. Klasikleri bırak daha "edebi" diyeceğimiz
öğretici kitaplar bile pek okunmuyor. Özellikle genç kesimde ve şahsen ben bu
duruma üzülüyorum. Senin görüşün nedir bu konuda? Biraz turlar, tanıtımlar o
kitaplar için de yapılmalı bana kalırsa..
Yine yukarıda bahsettim bundan biraz sanırım. Önyargı var bence
ve gençleri suçlamıyorum bu konuda. Çok da kafama takmıyorum açıkcası ama ya.
Ben mesela çok klasik okumuyorum ama fark ediyorum ki yavaş yavaş ilgimi
çekmeye başlıyorlar. Şimdi okuduğum genç yetişkin kitaplarından da sıkılmaya
başladım. İleride onları da okurum, aceleye gerek yok.
58) Blog açmak hayatında ne değiştirdi? Açmasaydın
ne olmazdı mesela?
Belki
açmasaydım başka şeylerle ilgilenirdim ama açmışım iyi ki. Youtube ve Instagramla
ilgilenmeyi seviyorum baya.
59) Çok popüler olmayan bir yazarı çok popüler
yapma şansın olsa, bu yazar kim olurdu?
Patrick Ness. Aslında popüler bir yazar yurtdışında ama
Türkiye'de pek bilinmiyor.
60) Gelelim Manga konusuna. Çok okuduğunu
biliyorum. Bu sevgin nasıl başladı? Ve benim gibi hiç okumayan,ilgisi olmayan
biri başlamak istese ne önerirsin?
Çok okumuyorum aslında, eskiden anime izlerken biraz okuyordum.
Death Note iyi olabilir. Çoğu kişi onunla başlıyor zaten. Sürükleyici baya,
öneririm.
61) En sevdiğin kitap kapakları?
Me and Earl and the Dying Girl ve Throne of Glass serisinin
yurtdışı kapakları.
Kitaptan biraz uzaklaşıp, farklı konulara değinelim
biraz da..
Holley c:
62) Öncelikle, psikoloji okuyorsun. Neden
psikoloji, seviyor musun bölümünü ve bu bölümü okumak isteyen kişilere ne
önerirsin?
Neden psikoloji sorusuna belli başlı bir yanıtım yok sanırım ya,
ilgimi çekiyor o kadar :D Matematik çalışmalarını öneririm:D
63) İzlemekten en keyif aldığın film türü nedir ve
favori filmlerin?
Film türü ayırt etmiyorum sanırım. Donnie Darko en sevdiğim
film.
64) En beğendiğin yerli-yabancı oyuncular?
Buna da yanıtım yok. Hiçbir zaman oyuncularla alakam olmadı ya.
Şunun filmi çıksın kesin izlerim dediğim biri bile yok :D
65) Yabancı dizi desem akan sular durur herhalde.
Hepimiz çılgınlar gibi izliyoruz. Senin en sevdiklerin neler? Ve şunu da
sorayım yeri gelmişken, yabancı dizilerle Türk dizileri arasında süre dışında
en belirgin farklar neler sence?
Ben pek sevmiyorum dizi izlemeyi artık:') Eskiden çok izlerdim
ama. Yeni sezonunu beklediğim bir tek Sherlock ve Teen Wolf var. Doctor Who'nun
da son sezonunu izlemedim, canım istemiyor hiç. Supernatural da yarım kaldı,
devam etmeyeceğim.
66) Favori tür ve şarkıcıların? Spotify'da çok
aktifsin, sana bunu sormamak olmazdı.
Tür yine çok değişiyor, her türü severim. Pearl Jam, Travis, RHCP, Guns N Roses
sevdiğim gruplardan ama ben zaman zaman farklı kişilerin belli başlı
şarkılarına takıp sadece onları dinliyorum. Alt J – Taro'ya taktım şimdi
mesela.
67) Hayatta asla dediğin bir şey var mıdır?
Asla kapuska yiyemem. Ehhehehe...
68) Eğer tavırlarını ve sana davranışını sevmediğin
bir yakının olsa, ne yapardın? Kim olursa olsun beni mutsuz edeni hayatımdan
uzaklaştırırım diyenlerden misin sen de?
Ya ben biraz umursamaz biriyim sanırım. Tavırını, davranışını
beğenmediğim zaman boş verip hiçbir şey yapmıyorum. Mesafe koymuyorum ama yakın
davranmıyorum da. Konuşmuyorum, mesaj atmıyorum. Aramız açılıyor zaten. Kafama
takıp "Evet bugün bu insanı hayatımdan çıkartıcam." demiyorum,
akışına bırakıyorum, yoluna giriyor.
69) En sevdiğin yemekler? Yemek demedim bak yine
iyisin. Hı bir de, yemek yapar mısın diye sorayım bir de?
Keşke yemek deseydin :') Yemek yemeyi hiç sevmem. Hayalim günlük
kalori ihtiyacımı karşılayabilecek tek bir kapsül icat etmeleridir mesela.
Yemek yemeyi unuturum ben, çok acıkınca aklıma gelir. Yemek yerken inanılmaz
canım sıkılır. Çikolata severim. Sütlü tatlıları çok severim. Tavuk Dünyası'nın
tavukları güzel bir de. Zorda kalınca yapıyorum ama zevk alarak yapmam.
70) Sporla aran nasıl, takip ettiğin bir spor dalı
varsa nedir? Hadi takımını da sorayım bu kadar sormuşken.
Buz pateni yapmayı çok isterdim, en sevdiğim o. Basketbol maçı
izlemeyi severim. Sözde Fenerbahçeliyim ama o da hiç umurumda değil... :')
71) Fırsatın olsaydı hangi ülke ve şehirde yaşamak
isterdin?
Los Angeles veya San Francisco sanırım, sıcak, deniz kenarı,
geniş böyle. Güzel bence.
72) Görmeyi en çok istediğin 5 yer?
Prag, Barcelona, Tokyo, New York, beşinciyi bulamadım c:
73) Hani derler ya, “Bir kitap hayatımı
değiştirdi.” Senin hayatında değişikliğe neden olan bir kitap oldu mu? Belki de
bir karakterden esinlenerek yaptığın bir şey?
Yok, olmadı sanırım. Kitaplardan cesaretli olmanın kötü bir şey
olmadığını öğrendim sadece, o iyi oldu.
74) En sevdiğin renk?
Kahverengi-Krem
Kahverengi-Krem
75) Bir İzmirli olarak gururla soruyorum bu soruyu.
İzmirli olmak nasıl bir duygu? Seviyor musun şehrini?
İzmir küçüklükten beri yaşamak istediğim bir yerdi. Çok
seviyorum *-*
76) Modayla aran nasıl? Giyinirken neye dikkat
edersin?
Fena değil, pek umursamıyorum aslında. Kazak giymeyi severim,
altına kot pantalon bir de bot, o kadar. Genel olarak hep böyleyim.
77) Ensevdiğin ve olmazsa olmaz dediğin 3 makyaj
malzemesi? Marka söylemek serbest! Öneri olur bize de.
Güneş kremi olarak Uriage, göz altı kapatmak için Loreal True
Match, bir de Maybelline'in eyelinerlarından biri. Başka makyaj yapmıyorum :')
78) En sevdiğin çizgi filmler neler? Hala izler
misin?
Eskiden Fox Kidsteki her çizgi filmi izlerdim. Avatar çok
severim bir de. Şimdi sadece Adventure Time izliyorum.
79) Hiç sormadığım bir soru soracağım bak şimdi.
Şiir ile aran nasıl? Okur musun hiç şiir kitapları vs..?
Kötü baya, pek sevmem şiir. Küçükken de sevmezdim. Abim çok
sever mesela, bana da okutmaya çalışırdı ama hitap etmiyor bana hiç.
80) Yurtdışına hiç çıktın mı? Çıktıysan, en
beğendiğin yer neresi oldu?
Lesvos'a gittim bir tek. Ayvalık'a çok benziyordu o yüzden pek
anlamadım. :')
Şimdi sıra o mu bu mu sorularında.
Şimdi sıra o mu bu mu sorularında.
Gece mi gündüz mü? Gece
Sıcak mı soğuk mu? Sıcak
İskoçya mı İrlanda mı? İrlanda
Çay mı kahve mi? Çay
Portakal suyu mu vişne suyu mu? Portakal
Hayat boyu müzik dinlememek mi kitap okumamak mı? Soru zaten kazık, senin için daha da kazın sanırım. Kitap okumamak
Youtube mu İnstagram mı? Youtube
Fantastik mi new adult mı? Fantastik
Kahverengi mi beyaz mı? Kahverengi
Çocuk psikolojisi mi yetişkin psikolojisi mi? Yetişkin
Kitap sihirbazı mı okuoku mu? İdefix :D
Tatlı mı tuzlu mu? Tatlı
John Green mi Neil Gaiman mı? Neil Gaiman
Lise mi üniversite mi? Üniversite
İzmir mi İstanbul mu? İzmir
Koşu mu yürüyüş mü? Yürüyüş
Hayatta her şey olabilir mi yoksa başına gelenlerin çoğunun sorumlusu sen misinn? Her şey olabilir.
Tris mi Kattniss mi? İkisi de değil.
Kurabiye mi pasta mı? Kurabiye
Uyumsuz mu Açlık Oyunları mı? Bu da ikisi de değil sanırım.
Brandon Sanderson mu J.K.Rowling mi? Bu da biraz cevabı belli bir soru oldu ama. Brandon Sanderson. Senin hangi cevabı belli olarak kabul ettiğini merak ettim:D
Badboy mu goodboy mu? Goodboy
Cinder mı Scarlett mi? Scarlet'i okumadım.
Şapka mı şal mı? Şal
Augustus mu Park mı? Augustus
Sıcak mı soğuk mu? Sıcak
İskoçya mı İrlanda mı? İrlanda
Çay mı kahve mi? Çay
Portakal suyu mu vişne suyu mu? Portakal
Hayat boyu müzik dinlememek mi kitap okumamak mı? Soru zaten kazık, senin için daha da kazın sanırım. Kitap okumamak
Youtube mu İnstagram mı? Youtube
Fantastik mi new adult mı? Fantastik
Kahverengi mi beyaz mı? Kahverengi
Çocuk psikolojisi mi yetişkin psikolojisi mi? Yetişkin
Kitap sihirbazı mı okuoku mu? İdefix :D
Tatlı mı tuzlu mu? Tatlı
John Green mi Neil Gaiman mı? Neil Gaiman
Lise mi üniversite mi? Üniversite
İzmir mi İstanbul mu? İzmir
Koşu mu yürüyüş mü? Yürüyüş
Hayatta her şey olabilir mi yoksa başına gelenlerin çoğunun sorumlusu sen misinn? Her şey olabilir.
Tris mi Kattniss mi? İkisi de değil.
Kurabiye mi pasta mı? Kurabiye
Uyumsuz mu Açlık Oyunları mı? Bu da ikisi de değil sanırım.
Brandon Sanderson mu J.K.Rowling mi? Bu da biraz cevabı belli bir soru oldu ama. Brandon Sanderson. Senin hangi cevabı belli olarak kabul ettiğini merak ettim:D
Badboy mu goodboy mu? Goodboy
Cinder mı Scarlett mi? Scarlet'i okumadım.
Şapka mı şal mı? Şal
Augustus mu Park mı? Augustus
Hermonie Granger mı Mac mi? Hermione
Vee soruların sorusu geliyor: Barrons mu Grey mi? Ateş serisini bitirmedim, Gri'nin Elli tonunu okumadım.
Film izlemek mi dizi izlemek mi? Fİlm
Vee soruların sorusu geliyor: Barrons mu Grey mi? Ateş serisini bitirmedim, Gri'nin Elli tonunu okumadım.
Film izlemek mi dizi izlemek mi? Fİlm
-Son olarak, bu aralar sorularına geldik.
Bu aralar, en çok ne dinliyorsun? Taro- Alt-J
Bu aralar, izlediğin bir film var mı? Varsa, kısaca yorumun? Bayadır film izlemedim.
Bu aralar, ne okuyorsun? Sormazsak olmaz tabi, yorumun? Firefight. İyi gidiyor şimdilik.
Bu aralar, en çok neye gülüyorsun? Okulda olan bir şeye, ama söyleyemem :')
Bu aralar, en çok gittiğin yer -okul dışı- ? Kipa..
Bu aralar, "Gelse de beni buradan götürse!" dediğin bir karakter? Bilemedim...
Bu aralar en çok ne hissediyorsun? Sevgi
Bu aralar "Keşke zamanım olsa da yapsam." dediğin bir şey var mı? Bütün gün boş boş yatmak.
Bu aralar, en çok neye canın sıkılıyor? Birine.
Bu aralar, hayata karşı umutlu musun umutsuz mu? Ortaya karışık
Bu aralar, en çok yediğin yiyecek ve içtiğin içecek? Sandviç, kahve.
Bu aralar, dünyadaki en eğlenceli şey ne sence? Uyumak.
Bu aralar, yılbaşı ruhunda mısın sen de çoğumuz gibi? Değilim...
Bu aralar, izlediğin bir film var mı? Varsa, kısaca yorumun? Bayadır film izlemedim.
Bu aralar, ne okuyorsun? Sormazsak olmaz tabi, yorumun? Firefight. İyi gidiyor şimdilik.
Bu aralar, en çok neye gülüyorsun? Okulda olan bir şeye, ama söyleyemem :')
Bu aralar, en çok gittiğin yer -okul dışı- ? Kipa..
Bu aralar, "Gelse de beni buradan götürse!" dediğin bir karakter? Bilemedim...
Bu aralar en çok ne hissediyorsun? Sevgi
Bu aralar "Keşke zamanım olsa da yapsam." dediğin bir şey var mı? Bütün gün boş boş yatmak.
Bu aralar, en çok neye canın sıkılıyor? Birine.
Bu aralar, hayata karşı umutlu musun umutsuz mu? Ortaya karışık
Bu aralar, en çok yediğin yiyecek ve içtiğin içecek? Sandviç, kahve.
Bu aralar, dünyadaki en eğlenceli şey ne sence? Uyumak.
Bu aralar, yılbaşı ruhunda mısın sen de çoğumuz gibi? Değilim...
Son olarak, senin bloğunu ve tabi neden takip
etmeli sence insanlar? Seni diğerlerinden ayıran yön nedir? Ve söylemek
istediğin ekstra bir şey var mı?
Bu konuda konuşmak ilginç geliyor bana ya,
kendim hakkında konuşmak yani :') Cevapsız bırakıyorum bunu çok özür dileyerek
')
Çok teşekkür ederim tüm cevaplar ve katıldığın
için. Çok keyifli oldu benim için. Çok eğlenceli bir sonuç çıkacak ortaya
eminim, sen de keyif alırsın umarım.
Ben teşekkür ederim*-*
0 yorum: